
Hollanda Atatürkçü Düşünce Derneği düzenlediği programla Sivas olaylarında hayatını kaybedenler anıldı: “Yılmayacağız, Susmayacağız, Unutmayacağız”
Hollanda Atatürkçü Düşünce Derneği, 2 Temmuz 1993’te Sivas’ta Madımak Oteli’nde katledilen aydın, sanatçı ve düşün insanlarını Rotterdam’daki dernek lokalinde düzenlediği anlamlı bir programla andı.
Anma programı öncesinde, Elif Kadak’ın hazırladığı yemeklerle “Dostluk Sofrası” kuruldu. Ardından sunuculuğunu Nevriye Güney’in üstlendiği program başladı.
Dernek Başkanı Kenan Özyiğit’in açılış konuşmasında şunları dile getirdi: “İnsanlığın ortak belleği sadece zaferlerle değil; büyük acılarla, kayıplarla ve elbette büyük düşünürlerle, aydınlarla şekillenir. Biz bu belleğin önemli bir parçasını, 2 Temmuz 1993’te, Sivas’ta yitirdik. O gün yalnızca 33 canımızı kaybetmedik; düşünceyi, sanatı, vicdanı, sözü—aydınlığımızı yitirdik.”
Kenan Özyiğit, konuşmasının devamında Sivas katliamının Türkiye’de karanlığa giden yolun simgesi olduğuna dikkat çekti:
Özyiğit, “Sivas’tan sonra ülkemiz adım adım karanlığa çekildi. O gün susturulan yalnızca güzel insanlar değil, onların temsil ettiği fikirlerdi. O günden bu yana düşünceye, sanata, eleştiriye açılan yollar teker teker kapatıldı. Bugün gazeteciler özgür değilse, kadınlarımız şiddet görüyor, doğamız talan ediliyorsa, bilin ki kökü 2 Temmuz’dadır. Çünkü biz o gün aydınlarımıza sahip çıkamadık. Ama bu ağır tablodan umutsuzluk değil, görev çıkarıyoruz.”
Özyiğit konuşmasında, Atatürkçü düşünceye ve sorumluluk bilincine de vurgu yaptı ve şunlara dikkat çekti: “Norveçlilerin dediği gibi: Zorluklar karşısında Atatürk gibi düşünmek gerekir. Bizler de yılmadan, susmadan, unutmadan mücadele edeceğiz. 2 Temmuz’un bize bıraktığı acıyı yeni bir aydınlanma seferberliğine dönüştürmek zorundayız. Cumhuriyetimize, gençliğimize, doğamıza ve özgürlüklerimize sahip çıkmak, artık hepimizin görevi. Çünkü umudu büyütmeden mücadele büyümez. 2 Temmuz’da yitirdiğimiz canlara sözümüz var: Onların düşlerini yerde bırakmayacağız. Aydınlık bir Türkiye hayalinden asla vazgeçmeyeceğiz.”
Programda Murat Gençoğlu, katliama ithafen yaptığı “Özgürlük” adlı eserini tanıttı. Eserde, sazın kanatlanarak özgürleşmesi resmedilmişti. Gençoğlu, sazın tarihsel olarak halkın sesi, muhalefetin ve direnişin simgesi olduğunu vurguladı.
Anma kapsamında ayrıca, Soner Yalçın’ın kurgusunu yaptığı ve Fazıl Say’ın müziğini bestelediği belgesel film Menekşe’den Önce gösterildi. Filmde, katliamın en küçük kurbanları Koray (11) ve Menekşe (14) Kaya’nın kardeşi Menekşecan Kaya’nın gözünden Madımak anlatıldı. Katliamı yaşayanların ve kaybedilenlerin aileleriyle yapılan röportajlarla film, izleyicilere derin bir duygusal anlar yaşattı.
Belgesel gösteriminin ardından Yusuf Yıldız, Bayram Tan ve Nevriye Güney, Sivas’ta yaşamını yitiren şair ve ozanlardan şiirler okudular. Programın ikinci bölümünde ise sanatçı İsa Kızılöz, Madımak’ta hayatını kaybeden ozanların türkü ve şiirlerini seslendirdi.
Hollanda Atatürkçü Düşünce Derneği, bu anma programıyla yalnızca geçmişe değil, geleceğe de seslenmeyi hedefledi. Dernek yetkilileri, aydınlara sahip çıkmanın bir toplumun vicdanına sahip çıkmak anlamına geldiğini vurguladı.
HADD Basın Masası
…
…
…