
Yazıyı yazdığım şu günlerde Ramazan ayının son günlerine girmiş bulunuyoruz. Birkaç gün sonra Kadir gecesini idrak edeceğiz inşallah. Kadir gecesinden 4 gün sonra da Ramazan bayramımızı kutlayacağız. Bu yazı elinize geçtiğinde büyük ihtimalle bayram kutluyor oluruz.
Allah bizleri Ramazan ayını hakkıyla değerlendirmiş, torbasını mümkün olduğunca çok sevapla doldurmuş olanlardan eylesin. Bu yılki Ramazan ayı biraz daha fazla hüzünlü idi bizler için. Zalimler devam eden zulümlerine bu Ramazanda da ara vermediler. Yine birkaç salvo ile nerdeyse 200’ü çocuk olmak üzere 710 cana kıydılar. Gazzeli bir çocuğun ifadesi ile “Dünyanın herhangi bir yerinde 710 ağaç kesilse dünya ayağa kalkardı, Gazze’de 710 insan katlediliyor, hiçbir şey olmuyor”..
Hayat her şeye rağmen devam ediyor. Etmesi de gerekir zaten. Karamsar olmak, umutsuz olmak biz Müslümanlara yakışmaz. Her karanlığın ardından bir aydınlık vardır. Sabah gecenin en zifiri karanlığından hemen sonra olur. Yüce Rabbimiz bizlere nurunu tamamlayacağını vadediyor. Vatan şairi Mehmet Akif Ersoy’un tabiri ile.” Doğacaktır vadettiği günler hakkın. belki yarın, belki yarından da yakın”.
Evet Ramazan bayramına çok az bir zaman kaldı. Hüzün, keder, karamsarlığa mola vereceğimiz güzel günlere çok az kaldı. Mısır’ın şehit Cumhurbaşkanı Mursi’nin tabiri ile “bir mola’dır bayramlar, bir ara’dır, bir soluklanma kendine gelme zamanıdır.”
O, bayramlar hakkında şöyle der; “Bayram, ümmet tarihinde mücadeleye devam etmek için verilen bir moladır”.
Molamızı vereceğiz, bayramımızı en güzel şekilde kutlayacağız sonra yine mücadelemize devam edeceğiz Allah’ın izniyle..
Yazımı hemen her bayramda karşımıza çıkan Cahit Zarifoğlu’nun bir şiiri ile noktalamak istiyorum. Millî Gazete’mizin çalışanlarından Cahit Zarifoğlu 47 yıllık hayatına ne kadar da çok şey sığdırmış maşallah… Rahmetle…
Bayram…
Büyüklerin ellerinden
Küçüklerin gözlerinden
Suriye’nin toprağından
Bosna’nın bayrağından
Ebu Zer’in yalnızlığından
Bilal-ı Habeşi’nin ilk ezanından
Tarık bin Ziyad’ın kılıcından
Filistinli Cafer’in haykırışından
Gazze’nin gözyaşından öpüyoruz…
İyi bayramlar meleklerin şehri Gazze.
İyi bayramlar utancımız, açlığımız Afrika.
İyi bayramlar Ömer Muhtar’ın soylu çocukları.
İyi bayramlar acının, ölümün başkenti Hama.
İyi bayramlar Recep onbaşı, Salih uzman, er Mehmet.
İyi bayramlar kırılganlıklar, üzüntüler
İyi bayramlar ey Hüzün!..
Recep Soysal —◄◄