Gazze Şeridi’ne konuşlandırılması beklenen uluslararası gücün yetkilerine ilişkin olarak, İsrail’in Birleşmiş Milletler’in (BM) rolünü sınırlama yönündeki ısrarı nedeniyle ciddi anlaşmazlıkların yaşandığı bildirildi.

Fotoğraf: Celal Güneş/AA

İsrail ile Hamas arasında varılan ateşkes anlaşması kapsamında Gazze Şeridi’ne konuşlandırılması beklenen uluslararası gücün yetkilerine ilişkin olarak, İsrail’in Birleşmiş Milletler’in (BM) rolünü sınırlama yönündeki ısrarı nedeniyle ciddi anlaşmazlıkların yaşandığı bildirildi.

İsrail’deki i24 televizyonunun adı açıklanmayan kaynaklara dayandırdığı haberinde, “Güvenlik Konseyi’nin, (ABD Başkanı Donald) Trump’ın planı çerçevesinde Gazze Şeridi’ne konuşlandırılması öngörülen uluslararası güce tanınacak yetkiler konusunda derin görüş ayrılıkları bulunduğu” ifade edildi.

Haberde, anlaşmazlığın taraflarına ilişkin ayrıntı vermemekle birlikte, anlaşmazlığın İsrail ile Gazze’de konuşlanacak uluslararası güce katılması planlanan ülkeler, özellikle de Arap ülkeleri arasında yoğunlaştığı aktarıldı.

Arap ülkelerinin tutumuna ilişkin olarak kaynaklar, “Arap tarafların, gücün BM Şartı’nın VI. ve VII. bölümleri uyarınca kurulmasını ve böylece tam anlamıyla resmi bir BM gücü niteliği kazanmasını talep ettiklerini” bildirdi.

Kaynaklara göre, “İsrail ise bu gücün resmi bir BM gücü olarak tanımlanmamasını, Güvenlik Konseyi’nin rolünün yalnızca konuşlandırma sürecinin onaylanması ve denetlenmesiyle sınırlı tutulmasını” tercih ediyor.

Kaynaklar ayrıca, Trump planında uluslararası gücün Gazze Şeridi’nin silahsızlandırılması ve Hamas’ın dağıtılması sorumluluğunu da üstlenmesinin öngörüldüğü, ancak bu görevin birçok Arap ülkesi tarafından reddedildiği kaydedildi.

Filistin Yönetimi’nin rolü

Aynı bağlamda, i24’ün haberinde “oluşturulacak güçte Filistin Yönetimi’nin rolüne ilişkin bir diğer anlaşmazlık noktası bulunduğu” ifade edildi.

Habere göre, Arap ülkeleri Filistin Yönetimi’nin bu yapıya dahil olmasından yana tutum sergilerken, İsrail bu konuda daha çekimser bir yaklaşım benimsemekte.

Uluslararası gücün Azerbaycan, Endonezya, Pakistan ve bazı diğer ülkelerden askerlerden oluşmasının planlandığı ifade edilen haberde, ancak bu gücün yapısının henüz kesinleşmediği bildirildi.

ABD’nin tutumuna ilişkin olarak ise haberde, “Washington yönetiminin İsrail’in hassasiyetlerini anladığı, ancak uluslararası gücün bir an önce oluşturulması yönünde de baskı yaptığı” kaydedildi.

Haberde, ismi açıklanmayan bir diğer İsrailli kaynağın, “İsrail tarafında, Washington’un ilerleyen süreçte İsrail’in daha fazla esneklik göstermesi yönünde baskı yapabileceğine dair endişeler bulunduğu” yönünde görüş bildirdiği belirtildi.

Gazze Şeridi’nde, 10 Ekim’de varılan ateşkes anlaşması, İsrail’in ABD desteğiyle yürüttüğü ve iki yıl süren saldırılar sonucunda 68 bin 531 Filistinlinin yaşamını yitirdiği, 170 bin 402 kişinin ise yaralandığı süreci sona erdirdi.

İsrail saldırılarının yol açtığı yıkım, Gazze’deki sivil altyapının yaklaşık yüzde 90’ının yok olmasına neden olurken, ilk etapta 70 milyar doların üzerinde maddi zararın oluştuğu ifade ediliyor.