Millî Görüş Kuzey Hollanda’nın (IGMG Noord-Nederland), Amsterdam’da bulunan Rhone Events & Kongre Salonu’nda düzenlediği iftar programına yoğun bir katılım oldu.
İftar programına, Lahey Büyükelçisi Selçuk Ünal, Amsterdam Başkonsolosu M. Burak Ersoy, IGMG Genel Başkanı Kemal Ergün, Zaandam Belediye Başkanı Jan Hamming, Millî Görüş Kuzey Hollanda Bölge Başkanı Mustafa Hamurcu, Millî Görüş Güney Hollanda Bölge Başkanı Mustafa Aktalan, Hollanda Türk Federasyon Başkanı Murat Gedik, THY Amsterdam Müdürü Şerafettin Ekici, Hasene Hollanda Başkanı Hüseyin Karataş, CMO Başkanı Muhsin Köktaş, İslam Deneyim Merkezi Müdürü Joram van Klaveren, UID Hollanda Başkanı Ertuğrul Kurt, DENK Partisi Milletvekili Doğukan Ergin, MUSİAD Hollanda Başkanı Ali Köklü, önceki bölge başkanlarından Öner Hamurcu, TİKDF, Doğu Türkistan Vakfı temsilcileri, bölge ve cami yöneticileri ile çok sayıda vatandaş katıldı.
Mevlüt Ünye tarafından sunulan ve Hafız Muhammed Hanefi Kaçır’ın Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başlayan iftar programda, “Hollanda’da Yoksulluk” teması işlendi.
Hüseyin Karataş: “Yoksulluk, yalnızlaştırır, eşitsiz kılar, strese sokar”
Zaandam Belediye Başkanı Jan Hamming’in selamlama konuşmasının ardından kürsüye gelen İnsani Yardım Kuruluşu Hasene Hollanda Başkanı Hüseyin Karataş yaptığı konuşmada, günün teması olan yoksulluğu ve onun yansımalarını slayt gösterileri ile paylaştı. Hollanda’da 1.7 milyon insanın ekonomik olarak zor şartlar altında yaşadığına dikkat çeken Karataş, 540.000 insanın da yoksulluk sınırında yaşadığını belirtti. 1.2 milyon insanın yoksulluk sınırı içerisinde bir maaşı olduğunu vurgulayan Karataş, 115 bin çocuğun yoksulluk sınırının altında yaşadığına dikkat çekti. İnsanların üçte birinin bu şartlar altında yaşadığını ifade eden Karataş,730.000 insanında borç problemi olduğunu vurguladı. Çalışan insanların yaklaşık yüzde ikisinin de yoksulluk içerisinde yaşadığına dikkat çeken Karataş, bu durumda olan insanların eğitim haklarında eşitsizlik yaşadığını da savundu. Bunun yanında sağlık ve konut alanında da sorunlar yaşadığını belirten Karataş, yoksulluğun insanlarda utanç duygusu meydana getirdiğini, kendisini diğer insanlarda izole ettiğini, yalnızlığa duçar kaldığını, stres ve depresyona girdiğine de dikkat çekti.
Kurum olarak insanlarımızın verdikleri sadaka, fitre ve zekâtları dünyanın diğer coğrafyalarında yaşayan mağdur, yoksullara ulaştırdıklarını dile getiren Karataş, Hollanda’da Gıda bankaları gibi kurumlarla işbirliği içerisinde olduklarının altını çizdi. Hollanda’da yaşanan bu sorunun çözümü için kurum olarak her türlü işbirliğine hazır olduklarını ifade eden Karataş, Hasene’nin yardımları sayesinde insanların yüzlerinin güldüğüne dikkat çekti.
Mustafa Hamurcu: “Yoksulluk, zulüm ve sömürü insanlığın ortak imtihanıdır”
Karataş’ın ardından kürsüye gelen IGMG Kuzey Hollanda Bölge Başkanı Mustafa Hamurcu yaptığı selamlama konuşmasında Gazze’de işlenen cinayetlerden Hollanda’daki aşırı sağın politikalarına kadar pek çok konuyu değerlendirdi. Hamurcu konuşmasında şunları dile getirdi: “Değerli misafirler, yıllık iftarımıza katıldığınız için hepinize şahsen teşekkür etmek istiyorum. Hepinize hoş geldiniz! Ramazan ayı, oruç tutanlar için âdeta bir muhasebe ayıdır. Bu süreç, Allah’a daha iyi kullar olmamıza, daha iyi komşular olmamıza, niyetlerimizi yenileyip arındırmamıza ve iyiliği yaymamıza yardımcı olur.
Oruç, bize “hayır” diyebilmenin değerini hatırlatır; azmi, iradeyi ve bizi insan yapan özgür seçimi hatırlatır. Bu, sadece nefsimizi/irademizi arındırmanın bir yolu olmakla kalmayıp, aynı zamanda sahip olduğumuz nimetleri, israfı, tüketimi, hayırseverliği ve dayanışmayı düşünmek için de mükemmel bir fırsat sunmaktadır. Ancak Ramazan ayını özel kılan yalnızca bu özellikler değildir. Ramazan ayı, tüm insanlara karşı şefkat ve merhamet duygularının güçlendiği bir aydır. Ramazan, rahmet ayıdır, paylaşma ayıdır, ekstra dayanışma ayıdır
Değerli Misafirlerimiz!
Dünyanın her yerinde yiyecek ve içecekten mahrum kalan insanlar var. İnsanlık için hayati öneme sahip bir şey. Yoksulluk, zulüm ve sömürü insanlığın ortak imtihanıdır. Sorumluluğumuz, sahip olduğumuz kaynakları en çok ihtiyaç duyanlarla paylaşmaktır.
Çatışma bölgelerinde insanlar güvenlikleri ve mal varlıkları konusunda korku içinde yaşarlar. Böyle huzurlu bir iftarın mümkün olmadığı yerler de var. Dünyanın en kötü kıtlıklarından birinin yaşandığı Sudan’ı düşünün… İnsani bir felaketin yaşandığı Gazze’yi düşünün… Yıllardır savaş halinde olan Ukrayna’yı düşünün… Bunlar sadece birkaç örnek. Bütün krizleri sıralayacak olsak, hem zamanı aşarız, hem de çekilen acılara dayanamayız. Kısaca değindiğimiz acı, milyonlarca insanın günlük gerçeğidir.
Ancak krizler ve yoksulluk sadece diğer ülkelerle sınırlı değil. Burada da, kendi ülkemizde de barınacak yeri olmayan, yardıma muhtaç insanlar var. Bu nedenle bu akşamı, dayanışma ve şefkat içinde olma, eşitsizlikle mücadele etme, köprüler kurma ve insanları dışlama değil, kucaklama görevimizi hatırlatan bir gün olarak görelim.
Değerli Katılımcılar!
Son yıllarda, özellikle de mevcut hükümetle birlikte giderek Müslümanları hedef alan politikalar üretildiğini görüyoruz. Bu toplumdaki Müslüman vatandaşların işini gittikçe zorlaştıran yasa teklifleri hazırlanıyor, kanun teklifleri kabul ediliyor. Maalesef kurumsal ayrımcılığın olduğunu görüyoruz. Sayılabilecek o kadar çok örnek var ki, aslında bunları burada sıralamak çok uzun.
Ama biz, bu toplumun vatandaşları olarak, vatandaşlık görevimizde sebat etmeye devam ediyoruz. Dinimiz bize topluma katkıda bulunmayı ve diğer insanlara bakmayı emreder. Toplumumuzun geleceği, bizim iyi niyetimizle, kararlı çabalarımızla ve elbette Allah’ın izniyle kendimiz tarafından şekillendirilecektir. Çünkü toplum hepimizin bir araya gelmesiyle oluşmuştur!
Değerli Misafirlerimiz
Savaşların, işgallerin ve terörün son bulmasını, tüm insanlığa iyilik, huzur ve barışın hakim olmasını diliyorum. Bu duygularla hepinizi sevgi, saygı ve muhabbetle selamlıyor, bu akşamki katılımınız için teşekkür ediyorum. Son olarak bu salonun sahibi Efendi Bey’e ve bu iftar sofrasını mümkün kılan herkese özel olarak teşekkür etmek istiyorum. Tekrar burada olduğunuz için teşekkür ederim. Bu akşam Zaandam’daki geleneksel İftar programımızda, Hollanda’daki yoksulluk konusunu ele aldık.
Farkındalık, dayanışma ve birliktelik dolu bir akşamdı. Birlikte, birçok insanın günlük hayatta karşılaştığı zorlukları ve bu sorunlara çözüm üretmek için iş birliğinin gücünü konuştuk.
Türkiye Cumhuriyeti Büyükelçisi’ne, Zaanstad Belediye Başkanı’na, Konsolosluk yetkililerine, Bakanlık temsilcilerine, Genel Başkanımıza, STK’lara ve tüm misafirlerimize içtenlikle teşekkür ederiz. Katkılarınız ve değerli görüşleriniz bizler için çok kıymetli. Bu diyaloğu sürdürelim ve kimsenin unutulmadığı bir gelecek için birlikte çalışalım.”
Selçuk Ünal: “Bizler, yüce dinimizin emrettikleri doğrultusunda iyiliği çoğaltmak, sevgiyi yaymak, zor zamanlarda birbirimize omuz vermekle yükümlüyüz.”
Mustafa Hamurcu’nun ardından kürsüye gelen Lahey Büyükelçisi Selçuk Ünal, böyle müstesna bir ortamda insanlarımızla bir arada olmaktan duyduğu memnuniyeti ifade ederek başladığı konuşmasından şunları ifade etti: “IGMG Milli Görüş Kuzey Hollanda Bölgesi Başkanı Sayın Mustafa Hamurcu ve IGMG Kuzey Hollanda Bölgesinin değerli üyeleri, Sivil toplum kuruluşlarımızın kıymetli Başkanları, Hollanda Türk toplumunun aziz mensupları,
Millî Görüş Kuzey Hollanda Bölgesi iftar davetinde sizlerle olmaktan mutluluk duyuyorum. Mübarek Ramazan ayının İslam âlemi, ülkemiz ve milletimiz için hayırlara vesile olmasını, hepinize barış, bereket ve huzur getirmesini Cenap-ı Hak’tan niyaz ediyorum.
Kıymetli hazirun,
İbadet, merhamet ve dayanışma ayı olan Ramazan, gönülleri arındırmak, paylaşmayı artırmak ve dayanışmayı pekiştirmek için bizlere sunulmuş büyük bir fırsattır. Bu müstesna günler, yardımlaşmanın, merhametin ve kardeşliğin en yüksek seviyeye ulaştığı, mazlumların, zorda kalanların ve ihtiyaç sahiplerinin unutulmadığı bir rahmet ayıdır.
Değerli Misafirler,
Türkiye, tarih boyunca zorda olanların ve ezilenleri yanında olmuş, kapısını çalana yardım elini uzatmış, sofrasını muhtaçlarla paylaşmıştır. Bu eşsiz maneviyattan güç alan devletimiz gerek kendi yakın coğrafyamızda gerek uzak diyarlarda yaşanan haksızlıklar karşısında herkes için adaletin tecellisi için çalışmaktadır. Milletimizin her bir ferdi gibi Hollanda Türk toplumunun aziz mensupları olarak sizlerin sergilediği feraset, birlik ve dayanışma ruhu ve teşkilatlanma gücü bu uğurda bizlere haklı bir gurur yaşatmaktadır.
Bunun en somut örneğini 6 Şubat 2023 tarihinde yaşanan deprem felaketinin ardından, deprem bölgelerindeki yüzbinlerce mağdur ve ihtiyaç sahibinin yaralarına bir nebze de olsa merhem olabilmek için sergilediğiniz dayanışmada yakinen gördük. Bu vesileyle, son derece kıymetli desteğiniz ve katkılarınız için sizlere bir kez daha şükranlarımı sunuyor, felakette hayatlarını kaybeden vatandaşlarımıza bir kez daha Allah’tan rahmet diliyorum.
Bu güçlü dayanışma ve toplumsal sorumluluk ruhu, bundan 60 yıldan fazla bir süre önce, 1964 yılında ülkemiz ile Hollanda arasında imzalanan İşgücü Anlaşması’yla Hollanda’ya gelmeye başlayan göçmen işçileriniz ve onların çocukları ve torunlarının son 60 yılda eriştikleri düzeyin ve başardıklarının ardındaki itici güçtür. Keza bu güç sayesinde geçtiğimiz sene 100. yıldönümünü idrak ettiğimiz Türkiye-Hollanda Dostluk Antlaşması’nın yön verdiği ikili ilişkilerimizin önümüzdeki on yıllarda daha da gelişmesinde, işbirliği ve dostluk köprülerinin tahkim edilmesinde rol oynamaya devam edecektir.
Aziz dostlar,
Bizler, yüce dinimizin emrettikleri doğrultusunda iyiliği çoğaltmak, sevgiyi yaymak, zor zamanlarda birbirimize omuz vermekle yükümlüyüz. Ramazan ayı, bu bilinçle hareket etmemiz için bizlere büyük bir fırsat sunmaktadır. Bugün burada kurulan iftar sofraları sadece bir yemek paylaşımından ibaret değildir; bu sofralar, dostluğu, kardeşliği ve merhameti büyüten sofralardır. Bu ruhun her daim olmasını Yüce Rabbim’den diliyorum.
Bu güzel daveti düzenleyen IGMG Millî Görüş Kuzey Hollanda Bölgesi’ne ve emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Dualarınızın kabul olmasını, Ramazan’ın bereketinin tüm insanlığa barış, huzur ve esenlik getirmesini can-ı gönülden diliyorum. Hepinizi saygı ve muhabbetle selamlıyorum.”
IGMG Genel Merkez Yönetiminden Ünal Ünalan da bir selamlama konuşması yaparak merkez çalışmaları hakkında bilgi verdi.
Kemal Ergün: “Oruç, bir hâlden bir başka hâle dönüşmenin adıdır”
Son konuşmacı olarak kürsüye gelen IGMG Genel Başkanı Kemal Ergün yaptığı konuşmada ramazan ayının insanlar üzerindeki etkisine değindi. Ergün konuşmasında özetle şunları dile getirdi: “Ramazan-ı Şerif, disiplin ayıdır, merhamet, şefkat ayıdır; aslında dönüşüm ayıdır. Ramazan-ı Şerif, sadece yoksulların, mağdurların, mazlumların, bir avuç sevgiye muhtaç ve lokmaya ihtiyaç duyanları düşünme ayı değil. Elbette onları düşüneceğiz. Ama önce kendimizi düşüneceğiz, muhasebeye çekeceğiz. Ramazan öncesinde kendime, aileme, çoluk çocuğuma, insanlara, çevreye, hayvanata, cemadata bakışım nasıldı, Ramazanın disipliniyle beraber bakışım nasıl oldu, neye dönüştü? İşe aslında kendimizden başlamamız lazım. Endülüslü büyük İslam âlimi orucu şöyle tarif eder: “Oruç, bir hâlden bir başka hâle dönüşmenin adıdır” yani oruç, öfkemizi gideriyorsa, akrabalık bağlarımızı güçlendiriyorsa, komşumuzla, çevremizle olan ilişkimizi düzeltiyorsa, Allah’a olan bağlılığımız, ibadet ve taata karşı muhabbetimiz artıyorsa, bedenimizi sağlıklı bir şekilde kullanmamızı sağlıyorsa; hülasa, oruç, Allah’ın bize emanet ettiği şu evrene olan bakışımızı olumlu yönde değiştirebiliyorsa, arzu ettiğimiz oruç. İbadetini yerine getirmişiz demektir.”
Konuşmaların ardından Amersfoort İmam hatibi İhsan Ergül tarafından okunan ezan ile topluca iftar edildi. İftar sonrasında çay-kahve sohbetiyle gece değerlendirildi.
Zeynel Abidin
…
…
…
…
…
…
…
…
…
…
…
…
…
…
