Amsterdam’daki Sosyal hizmet danışmanı Salih Türker WTMO konusuna açıklık getiren açıklamalarda bulundu.
Son zamanlarda WTMO (Wet Transparantie Maatschappelijke Organisaties – Toplumsal Kuruluşlarda Şeffaflık Yasası) hakkında birçok arkadaşım, meslektaşım ve toplumsal kuruluş temsilcisi bana sorular yöneltiyor.
“Bu yasa ne anlama geliyor? STK’lar (Sivil Toplum Kuruluşu) üzerinde nasıl bir etkisi olacak? Müslüman toplumuna ne getirecek?” bunu şöyle özetleyebiliriz
Hollanda’da yürürlüğe giren WTMO yasası, sivil toplum kuruluşlarının (STK) şeffaflık ve hesap verebilirlik ilkelerine daha sıkı şekilde uymasını gerektiren önemli düzenlemeler içeriyor. Bu yasa, özellikle camiler ve İslami vakıflar gibi bağışlarla ayakta duran kuruluşların finansal süreçlerini daha şeffaf hâle getirmelerini zorunlu kılabilir.
Bu değişiklikler, uzun vadede Müslüman toplumun daha güçlü ve güvenilir bir yapıya kavuşmasını sağlayabilir. Şeffaflık ve hesap verebilirlik ilkeleri sayesinde, toplumsal kuruluşlar kamuoyunun gözünde daha güvenilir hale gelirken, gelecek nesiller için sürdürülebilir bir Müslüman sivil toplum inşa edilmesi mümkün olabilir.
Küçük STK’lar İçin Zorluklar
Yeni yasa, büyük çaplı kuruluşlar için olumlu etkiler yaratabileceği gibi, küçük çaplı STK’lar açısından bazı zorluklar doğurabilir. Gönüllü çalışanların çoğunlukta olduğu bu kuruluşlar, artan bürokratik yük nedeniyle faaliyetlerini sürdürmekte zorlanabilir. Gönüllülerin üzerindeki idari baskının artması, küçük STK’ların finansal ve yönetimsel süreçlerini olumsuz etkileyebilir.
Gönüllü Çalışmalar Resmi Bağış Kapsamına Alınıyor
WTMO yasası kapsamında yapılan bir diğer önemli değişiklik, gönüllü çalışmaların da resmi olarak bir “bağış” (donatie in natura) olarak kabul edilmesi oldu. Bu düzenlemeye göre, bir kuruluşta gönüllü olarak çalışan kişilerin katkıları maddi bağışlar gibi kaydedilecek ve idari sistemde yer alacak.
Bu uygulamanın getireceği bazı önemli faydalar şunlardır:
- Gönüllülerin değeri daha iyi anlaşılacak: Gönüllülerin emeği, STK’ların raporlarında resmi olarak yer alacak.
- Şeffaflık ve hesap verebilirlik artacak: Kimlerin aktif olarak çalıştığı, hangi sorumlulukları üstlendiği ve alınan kararların kimler tarafından verildiği daha net bir şekilde görülebilecek.
- Usulsüzlükler engellenecek: Bazı kuruluşlarda, resmi olarak var olmayan kişilere görev verildiği veya belirli sorumlulukların belirsiz olduğu durumlar yaşanabiliyor. Yeni düzenleme ile kuruluşlarda gerçekten kimlerin aktif olduğu ortaya çıkacak.
Bu değişiklikler, hem toplum içindeki güveni artıracak hem de iyi niyetli STK’ların daha güçlü hale gelmesine katkı sağlayacak.
Şeffaflık Gerekli, Ancak STK’lar Desteklenmeli
Yasanın temel amacı, kötü niyetli veya şeffaflıktan uzak hareket eden az sayıdaki kuruluşun, toplum için çalışan yüzlerce STK’nın itibarını zedelemesini önlemektir. Ancak, şeffaflık ve hesap verebilirlik artırılırken, toplumsal dayanışmaya dayalı küçük kuruluşların da korunması büyük önem taşımaktadır.
Bu noktada, küçük STK’lar için idari yükü azaltacak destek mekanizmaları oluşturulmalı, danışmanlık ve eğitim programları sağlanmalıdır. Özellikle camiler ve İslami vakıflar, yeni düzenlemeye uyum sağlamak için finansal süreçlerini daha şeffaf hale getirmeye yönelik adımlar atmalıdır.
Bu Yasa Bir Tehdit Değil, Bir Fırsat Olabilir
WTMO yasası, bazı kesimler tarafından fazla müdahaleci veya gereksiz bir düzenleme olarak değerlendirilebilir. Ancak, uzun vadede bu yasa, güçlü, hesap verebilir ve güvenilir bir Müslüman sivil toplumun inşa edilmesine katkı sağlayabilir.
Bu Ramazan ayında, bağış yaparken ve topluma destek verirken, uzun vadede güçlü bir toplum inşa ettiğimizi unutmayalım. Dayanışmayı sürdürelim ve STK’larımızı güçlendirmek için hep birlikte çalışalım.
Hayırlı Ramazanlar!
Makalemin aslını okumak için aşağıdaki linkten takip edebilirsiniz
Kaynak: https://salihturker.
Haber: Sedat TAPAN