Avrupa’da helal sucuk konusu tüketiciler arasında sıkça tartışılıyor. Peki market raflarındaki “helal” sucuklar gerçekten helal mi? EHZ Müdürü Burak Yılmaz, helal sertifikasının kapsamlı denetim süreçlerini Camia Haber’le paylaştı.
Avrupa’da helal sucuk konusu tüketiciler arasında sıkça tartışılıyor. Market raflarında “helal” etiketiyle satılan sucuklar gerçekten helal mi? Avrupa Helal Sertifikalama Enstitüsü (EHZ) Müdürü Burak Yılmaz, Camia Haber’e verdiği röportajda helal sucuk üretiminin perde arkasını anlattı.

“Helal Sertifikası Kapsamlı Bir Denetim Sürecinin Sonunda Veriliyor”

Yılmaz, helal sertifikasının geniş kapsamlı bir denetim süreci sonunda verildiğini belirterek, “Firmalar başvurularını yaptıktan sonra ürünlerinin ham maddeleri ve reçeteleri tarafımızca kontrol ediliyor. Yerinde denetimlerle verilen bilgilerin doğruluğu teyit ediliyor. Gerekirse laboratuvar analizleri yapılıyor. Denetmenlerin hazırladığı rapor, ilahiyatçı hocalarımızın da bulunduğu bilirkişi heyetine sunuluyor. Bu kurul, İGMG Dini İstişare Kurulu’nun belirlediği standartlara uygunluğu kontrol ediyor. Tüm aşamalar olumlu sonuçlanırsa firma helal sertifikası almaya hak kazanıyor.” ifadelerini kullandı.

“Üretimden Tüketime Kadar Her Aşama Denetim Altında”

EHZ Müdürü Yılmaz, helal sertifikası verilen işletmelerin sadece üretim aşamasında değil, tedarik zinciri boyunca da takip edildiğini belirtti. “Üretimden tüketime kadar her aşamada şeffaflık ve denetim bizim için esas. Sertifikayı verdikten sonra da süreci bırakmıyoruz. Denetimler yıl boyunca devam ediyor.” dedi.

“Avrupa’da Helal Etiketi Denetimsiz Kullanılabiliyor”

Avrupa’da “helal” kavramının yasal koruma altında olmamasının ciddi bir sorun oluşturduğunu vurgulayan Yılmaz, “Bazı üreticiler kendi ürünlerine hiçbir denetime tabi olmadan ‘helal’ etiketi vurabiliyor. Ancak bu güvenilir bir yöntem değil. Biz helal belgelendirmesinin ticari kaygılardan uzak, bağımsız ve akredite kurumlarca yapılmasını önemsiyoruz. Türkiye Helal Akreditasyon Kurumu ve Endonezya’daki resmi makamlar nezdinde akredite edilmiş olmamız, bu ülkelerin standartlarına uygun hareket etmemizi sağlıyor.” dedi.

“Her Helal Logosu Aynı Güvenceyi Vermiyor”

Yılmaz, her “helal” logosunun aynı güvenceyi vermediğine dikkat çekerek, “Bir ürünün üzerinde helal yazması, o ürünün gerçekten helal standartlarına uygun olduğu anlamına gelmiyor. Bu durum üreticilerin kendi kendine helal ilan etmesiyle ortaya çıkıyor. Biz diyoruz ki, helallik üçüncü, bağımsız bir kurum tarafından denetlenmeli.” diye konuştu.

EHZ Müdürü Burak Yılmaz @Camiahaber

“Sucuk Sadece Etten İbaret Değil, Her Bileşen İncelenmeli”

Helal sucuk konusuna özellikle değinen Yılmaz, “Sucuk gibi ürünlerde en çok kafa karışıklığına neden olan durum, bu ürünlerin sadece etten ibaret olmaması. Katkı maddeleri, baharat karışımları, kimyasal bileşenler helallik açısından tek tek incelenmeli. Kullanılan etin tedarikçisi kadar, karışımdaki diğer bileşenlerin kaynağı da önemli. Bu nedenle helal sertifikalama çalışmaları büyük bir önem taşıyor. Çünkü bir ürünün helal sertifikalı olması, o markanın tüm tedarik zincirinde helal standartlarına uygun hareket ettiğini gösteriyor.” dedi.

“Helal-Haram Çizgisini İhlal Eden Ciddi Bir Durumla Karşılaşmadık”

Yılmaz, özellikle işlenmiş et ürünlerinde görülebilecek hatalara da dikkat çekti: “Bazen üreticinin istemeden yaptığı teknik hatalar olabiliyor. Ancak helal-haram sınırını ihlal eden ciddi bir durumla şu ana kadar elhamdülillah karşılaşmadık. Böyle bir ihlal olursa sertifikayı derhal geri çekiyoruz. EHZ ile çalışan firmalar, güvenilirliklerini riske atmak istemedikleri için bu konularda çok dikkatli davranıyorlar.” dedi.

“EHZ Denetimleri Çat Kapı Yapabiliyor”

EHZ’in üretim sürecinde habersiz denetim hakkına sahip olduğunu da belirten Yılmaz, “Firmalarla yaptığımız sözleşmelerde bu hakkımız açıkça yer alıyor. Denetmenlerimiz tabir yerindeyse çat kapı tesisleri ziyaret edebiliyor, belgeleri ve üretim hattını kontrol ediyor. Şayet bir ihlal tespit edilirse sertifika derhal geri çekiliyor. Ancak bugüne kadar helal-haram çizgisini ihlal eden ciddi bir durumla karşılaşmadık.” ifadelerini kullandı.

Avrupa’da Helal Sucuk: “Selam ve Afiyet Markaları EHZ Sertifikalı”

Yılmaz, Avrupa piyasasında şu anda iki markanın EHZ logolu helal sucuk ürettiğini belirterek, “Selam ve Afiyet markalarının sucukları şu anda bizim sertifikamıza sahip. Tüketiciler bu ürünleri gönül rahatlığıyla tüketebilir. Çünkü içeriğindeki her bileşen, her tedarikçi denetimden geçmiş durumda.” dedi.

“Müslüman Tüketiciler Bilinçli Olmalı”

Son olarak Müslüman tüketicilere çağrıda bulunan Yılmaz, “Bir markanın kendi kendine ‘biz helal üretiyoruz.’ demesi yeterli değil. Bilinçli Müslümanlar mutlaka helal sertifikası talep etmeli, ürünün hangi kurum tarafından denetlendiğini sorgulamalı. Bu hem tüketici güvenliği hem de üreticilerin şeffaflığı açısından büyük önem taşıyor. Üreticiler bu bilinci taşıyan tüketiciler sayesinde daha dikkatli ve sorumlu davranacaktır.” diye konuştu.(bb)

Camiahaber