İsrail ordusu, Kurban Bayramı sabahı abluka altındaki Gazze Şeridi’nde birçok bölgeyi hava saldırıları ve topçu atışlarıyla hedef aldı.
Görgü tanıkları, Gazze’nin güneyindeki Han Yunus kentinde, sabah saatlerinde İsrail savaş uçakları ve topçu birlikleri tarafından eş zamanlı saldırılar düzenlendiğini aktardı.
İsrail ordusu, kentin orta, kuzey ve doğu kesimlerinde de benzer saldırılar gerçekleştirdi.
Batn es-Semin, Kizan en-Neccar, Satr el-Garbi ve Ketibe bölgeleri ile Refah’ın doğusundaki mahalleler topçu atışlarına maruz kaldı.
İsrail bombardımanı ve topçu atışları nedeniyle Han Yunus’un güneyinden yoğun dumanların yükseldiği görüldü.
Hastane kaynaklarına göre, Han Yunus’taki Saraya Cezaevi yakınlarında İsrail askerleri tarafından açılan ateş sonucu Ömer Raid Ahmed el-Kutati hayatını kaybetti.
Ayrıca, daha önceki saldırılarda ağır yaralanan Ömer Amir el-Medhun da yaşamını yitirdi.
Görgü tanıkları, İsrail ordusunun Han Yunus’un kuzeyinde bazı binaları havaya uçurduğunu kaydetti.
Gazze kentinin doğusundaki Tuffah Mahallesi İsrail’in kara saldırılarının hedefi olurken Cibaliya’nın merkezi de yoğun hava saldırılarına maruz kaldı.
Arife gününde İsrail ordusu tarafından düzenlenen saldırılarda aralarında çocuk, kadın ve gazetecilerin de bulunduğu 41 Filistinli hayatını kaybetti.
Bayram namazı enkazlar üzerinde kılındı
Gazze Şeridi’nde bu Kurban Bayramı’na da soykırımın gölgesinde girildi.
Soykırım ve açlığa maruz kalarak yaşam mücadelesi veren Filistinliler, yıkılmış evlerinin enkazı üzerinde bayram namazlarını eda etti.
Saldırılar nedeniyle Gazze’deki yaşam şartları “felaket düzeyine” ulaşmış durumda.
Gazze’de Filistinliler bayram namazını İsrail saldırılarında yıkılan camilerin enkazında kıldı
Kentin güneyindeki Han Yunus’ta daha önce İsrail bombardımanıyla büyük bir kısmı yıkılmış olan İmam Muhammed el-Bani Camii enkazı üzerinde çok sayıda kadın ve çocuğun da aralarında bulunduğu yüzlerce Filistinli bayram namazını kıldı.
Sabahın erken saatlerinde yollara dökülen Filistinlilerin yüzlerinde bayram sevinci yerine hüzün ve burukluk hakimdi.
El-Bani Camii’nde bayram namazına katılan Hüseyin el-Galban, AA muhabirine soykırım altında idrak edilen Kurban Bayramı’nı değerlendirdi.
Galban, “İki yıldır abluka, bombardıman, zoraki günlük yaşanılan göç sebebiyle bayramın gereklerini tam olarak yerine getiremiyoruz” diyerek bu dakikalarda İsrail saldırılarının kentin bazı bölgelerinde sürdüğüne işaret etti.
Galban, “Burada namaz kılmamız İsrail’e destek veren tüm dünyaya bir kararlılık mesajı vermektir.” şeklinde konuştu.
Her tarafından yıkımın ve tahribatın çevrelediği camilerde Filistinliler Kurban Bayramı namazını eda etmek için saf tuttu.
Bayram namazı için camiye gelen Filistinli kadın Umm Nidal (63), AA muhabirine yaptığı açıklamada bu yılki bayramın diğerlerinden farklı olduğunu söyledi.
Umm Nidal, şu ifadeleri kullandı:
“Her yıl bayramı sevinçle karşılarız, çocuklarımız kurbanların ardından koşturur durur. Ancak bu sene bombardıman ve ölüm aralıksız devam ediyor. Yemek yok içmek yok, iki yıldır et yok. Tüm dünyanın tersine ekmek dahi bulamıyoruz.”
Hükümete bağlı medya ofisinin verilerine göre, İsrail ordusu 7 Ekim 2023’ten 8 Mayıs 2025’e kadar süren saldırılar sırasında 828 camiyi tamamen, 167’sinde ise kısmen tahribat yaptı.
Hüzün yılı
İsrail’in bölgeyi tahliye edilmesine dair talimatları ve ciddi yıkım sebebiyle Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki Gazze kentindeki Omari Ulu Camii’nde bu yıl az sayıda kişi namaz kılabildi.
Caminin imamı Nebil Berzak, AA’ya yaptığı açıklamada, “Bu yıl hüzün yılı. İsrail’in bölgeyi boşaltma uyarılarına rağmen geldik ama çok az kişiydik.” dedi.
Berzak, geçmiş yıllarda binlerce kişinin aynı camide saf tuttuğunu, bu yıl ise yıkım ve korkunun baskısı altında dua ettiklerini belirtti.
Cami cemaatinden Ebu Rabah Şurab ise, “Hiç mutlu değilim, çok üzgünüm. Yıkılmış bir camide namaz kılmak içimi acıtıyor.” dedi.
Anılarla yaşamak
Yine Gazze’nin Rimal Mahallesi’deki el-Kenz Camii önünde AA’ya konuşan Ebu Halid Hamade, “Bu yıl bayramda yerine getireceğimiz bir şey kalmadı, ev yıkıldı, çocuk şehit oldu.” dedi.
“Olması gerektiği gibi dini vecibelerimizi yerine getiremiyoruz, acılara katlanmaya çalışıyoruz” diyen Hamade, iki yıldır eşiyle birlikte hacca gidemediklerini, her şeylerini kaybettiklerini ve sadece hatıralarla yaşadıklarını söyledi.
Filistinli kadın Suad el-Kilani ise “Bayram artık bayram değil. Şehitler, açlık, göç… Ne çocuklarımız var, ne de dönecek bir evimiz.” diyerek yaşadıkları felaketi özetledi.
Kilani sözlerini “Ama yine de vatanımızdayız, çadırda olsa da fark etmez.” ifadeleriyle sonlandırdı.
İsrail ordusunun arefe günü Gazze’ye düzenlediği saldırılarda aralarında çocuk, kadın ve gazetecilerin de bulunduğu 41 Filistinli hayatını kaybetti.
Batı Şeria’daki Filistinliler bayram namazını İsrail saldırılarının gölgesinde kıldı
Filistinliler, Batı Şeria’nın tüm kent ve beldelerindeki camilerde ve açık alanlarda bayram namazını kıldı.
Görgü tanıklarının aktardığına göre İsrail askerleri, Cenin Mülteci Kampı’nda yakınlarını ziyaret etmek için mezarlığa gitmek isteyen Filistinlilere engel oldu.
Beytüllahim kentinde de binlerce Filistinli, bayram namazını Ömer bin Hattab Camisi önündeki meydanda kıldı.
El Halil kentindeki Harem-i İbrahim Camisi’ndeki Filistinliler, İsrail güçlerinin Eski Şehir’i çevreleyen kontrol noktalarında uyguladığı sıkı uygulamalara rağmen bayram namazını eda etti.
El Halil kentindeki Vakıflar Müdürü Muncid el-Caberi yaptığı yazılı açıklamada, “İşgal güçleri Harem-i İbrahim Camisi’ni teslim etmeyi ve caminin doğu kapısını açmayı reddetti.” ifadesini kullandı.
Söz konusu durumun bu yıl 7. kez yaşandığını vurgulayan Caberi, İsrail’in ramazan ayının cuma günleri ile Kadir Gecesi’nin yanı sıra Ramazan ve Kurban bayramlarında da camiyi teslim etmeyi reddettiğini hatırlattı.
İsrail ordusu ayrıca, Kurban Bayramı’nın ilk gününde Batı Şeria’daki kent ve beldelere baskınlar düzenleyerek bazı Filistinlileri gözaltına aldı.
Baskınlar özellikle Batı Şeria’nın kuzeyindeki Kalkilya kentinde yoğunlaştı. İsrail güçleri kentteki mahallelere girerek ateş açtı ve gaz bombaları kullandı. Baskında bir Filistinli yaralanırken, 2 Filistinli gözaltına alındı.
Gazze’de varılan ateşkesin 19 Ocak’ta yürürlüğe girmesinin ardından İsrail ordusu, 21 Ocak Salı günü işgal altındaki Batı Şeria’nın kuzeyinde yer alan Cenin kenti ve mülteci kampına “Demir Duvar” adını verdiği bir saldırı başlattı.
Saldırılar birkaç gün içinde Tulkerim ve Tubas ile buralardaki mülteci kamplarını kapsayacak şekilde genişletildi. İsrail ordusu, Cenin ve Tulkerim’deki mülteci kamplarında işgalini sürdürüyor.