İzin dönemi yaklaşıyor. Yurt dışı kazalar sonrasında yaşanan mağduriyetleri önlemek için işinin uzmanı olan Ethem Emre’den tavsiyeler aldık. Asıl işi Kaza Uzmanlığı olan Emre, toplumsal sorunlara duyarlılığı ile tanınıyor ve bu alanda tek başına mücadele ediyor. İnsanlarımızın Türkiye ile alakalı sağlık, ticari ve hukuki sorunlarının çözümü için de girişimlerde bulunan Ethem Emre ile yapılan  sohbetimizden keyif alacağınızı ve istifade edeceğinizi umuyoruz.

Kaza, kazazede denilince bizim aklımıza ne gelmeli?

Kazalarda sorumlu merci aranır. Hakkınızı aramanız için kazaya sebep olan karşı tarafın durumu da en az sizinki kadar önemlidir.

Şoförü koruyan özel bir sigorta var. İnsanlarımız bunu pek bilmezler ancak hayli önemlidir. Yıllık 50-60 euroluk fazla bir prim karşılığında yapılan bu ilave sigorta pek çok durumda sizi mağdur olmaktan korur. Scahde Verzekering Inzitennd (SVI) yani Yolcu hasar Sigortası dediğimiz sigorta ile yolcular korunmaktadır ama şoförü koruyan da bir sigorta olmalı. Mesela duvara, ağaca, hayvan çarptığında sorumlu tutacağın bir karşı taraf olmadığı için bu ilave sigorta çok büyük bir öneme haizdir. Araba kullanan herkesin bu sigortayı yaptırması gerek. Herhangi bir sebeple böyle durumlarda yaralanmanız, hasar görmeniz hâlinde bu sigorta sizin mağduriyetinizi önler.  Hollanda içinde yolcu her zaman hak sahibidir. Bundan dolayı da yolcu senin sigortandan hak talep edebiliyor. Mağdur oldukları için onlara o hakkı verdi kanun. Zira direksiyon onun elinde değil, yanındaki insan sana bağlı. Sen bir hata yaparsan onun tazminatını senin sigortan karşılıyor. Senin böyle bir sigorta teminatın olursa daha rahat edersin. Bir milyon euroya kadar da teminat veriliyor. Araç kullananların bu sigortayı mutlaka yaptırmalarını tavsiye ederim.

30 yaşlarında yüksek eğitimli, iyi bir meslek sahibi bir genç böyle bir kaza sonrası iş göremez hâle gelince, mesleğini icra edemez olunca, o sigorta emeklilik yaşına gelene kadar onun giderlerini karşılıyor. Öyle bir sigortan olmadığında da anca ödenekle geçinmek zorunda kalırsın. Bu çok önemli bir ayrıntı, insanlarımızı bunda haberdar etmemiz lazım.

Genelde trafik ve iş kazaları için bizler başvuruluyor ama daha farklı kazalar oluyor. Mesela köpeklerin saldırısı karşısında da büyük bir ihtimalle köpek sigortalı olduğu için kişide oluşan hasarı karşı taraf üstlenir. Çocuklara trafikte 14 yaşına kadar suçsuzdurlar, korunma altındadırlar. Sen sürücü olarak her zaman dikkatli olacaksın. Önüne de atlasa sen tedbirini alacaksın, duracaksın. Bisiklet, motosiklet gibi kazalarda da sonuca ulaşmak için her zaman sorumlu olan taraf aranır.

Sadece kazanın olması kişiyi hak sahibi etmiyor. Bunun dışında sağlık dosyası da önemli. Kazadan dolayı bedensel bir hasar, zarar meydana gelmiş olacak. Bu, trafik korkusu olabilir, psikolojik sorun olabilir, konsantre, baş ağrısı gibi şikâyetler olabilir. İş kaybı, evde bakım masrafları gibi kayıplar için de  sigorta devreye girer. Bu gibi durumlarda suiistimal yapmayacaksın, hakkın neyse onu talep edeceksin. Kimisi 3 kuruş fazla alayım diye yalan dolana başvuruyor o da hem kendisi hem de işini yapan kurum zarar görüyor. Alacağını da alamıyor, hakkını da kaybediyor. Büyük hakkını küçük yalanlarla zedeliyorsun, bu da mide bulandırıyor. Sigortala da böyle yalan yanlış görünce doğru olana da inanmıyor, onların da hakkına giriliyor.

Sakın böyle bir yola tevessül etmeyin. Kimsenin abartılı konuşmalarına itibar etmeyin. Kaza sorası yapılan araştırma, hasar tespit çalışmaları pek çok şeyi gün yüzüne çıkartıyor. Haram helal konusunda da çok duyarlı değiliz. O mefhumu da bir kenara attık.

Bunun yanı sıra kurumsal olarak da suiistimaller ve haksızlıklar yaşanmakta. Sigortalar Birliği’nin verdiği demeçlerde de bunu görüyoruz. Kurum yöneticilerinin ve doktorların da dâhil olduğu pek kişinin çok sahte evrakla iş yürüttüğü tespit edilmiş. Hakkın olmadığı hâlde hak talep etmeye evrakta sahteciliktir. Bu da, toplumumuz için büyük bir leke ve bizim imajımıza oldukça zarar vermekte.

Kazazedelerin doğru seçim yapamamalarından dolayı çifte mağduriyet yaşadıkları ortaya çıktı. Nedir işin aslı?…

Kanun insanlara, kaza sonrası kendi hizmet alacakları kişiyi, aracı kurumu, hukukçuyu seçme hakkı verdi. Sen böyle bir durumda iyi bir analiz yaparak hareket edeceksin. Serbest meslek olduğu için uzman olmayanlar da bu alana yoğunlaştılar. Kazazede ön bir araştırma yapmalı, köklü bir geçmişi olan, güvenilir, kaliteli ve uzman bir kuruma işini havale etmelidir. Bazı sigortalar, kalitesine, verdikleri hizmete güvenmedikleri için bazı kurumlarla çalışmıyorlar. Bundan dolayı kazazede bir kuruma yetki vermeden önce kiminle iş yapacağına dikkat etsin. Aksi takdirde çifte mağduriyet yaşar, haklı iken haksız duruma düşer.

Hükûmet de bu suiistimalleri ve sahteciliği önlemek için bir denetim yasasını yürürlüğe koyma hazırlığında. Öyle bir denetim yasası olursa, belli kriterler şart koşulacak, o kriterlere uymayan bu gibi kurumlar da iş yapamaz duruma gelecek; piyasa da bu şekilde temizlenmiş olur. Bizim insanda bu durum bulaşıcıdır, modadır. Birileri bir işe başlayınca, o konuda liyakat sahibi olmasak da benzerini hemen yanı başına açarız. Bu yolsuzluk, usulsüzlük ve suiistimalleri bakım ve özel istihdam bürolarında da yaşadık, bizim alanımızda da yaşıyoruz, yaşayacağız. Daha fazla para kazanma hırsı ile sektörlerin altını üstüne getiriyor, güvenirliklerini yitiriyoruz. Bu sektördeki ilk kişiyim. Ben bu işe başladığımda ne hukukçularda ne avukatlarda böyle bir bilinç yoktu. Ama maalesef bu sektörü de lekeledik, temiz tutamadık.

Bu işe girenler para hırsı ile girdiler. Mağdurun haklarını bir kenara bıraktılar; hatta mağdurun alacağı tazminattan pay bile aldılar. Bazen de mağduru fazla pay koparabilmek için yalan söylemeye bile zorladılar.

Yurt dışına çıkacak olanlara neler tavsiye edersiniz. Orada olacak kazalar ve sonrası için tavsiyeleriniz neler olur?

Eskiden eski arabalarla ve tıka basa dolu olarak yola çıkılır, uykusuz, dinlenmeden 24 saatte Edirne hedefi vardı. Şimdi herkesin altında son model araçlar, otellerde dinlenerek, gezilerek gidiliyor.

Buna rağmen yola çıkarken araç bakımını mutlaka yaptırsınlar. 3-5 euro vererek ekstra şoförü ve yolcuları kazaya karşı koruyan SVI denilen sigortalarını yaptırsınlar, bu tür sigortalar da pek çok mağduriyeti önler. Kişinin ekstra hizmet alma hakkı da vardır. İşin içerisine hukuki boyut girince bizim avukatları arayarak bilgi alabilirler. Bedensel hasarlar için de kaza uzmanı bölümümüz ile irtibata geçebilirler. Bu girişimleri yaparken de doğru, güvenilir kurumları tercih etmelerini öneririm.

Yurt dışı kazalara müdahale etme şansımız yok ama olası kazalarda kişinin mutlaka olay mahallini, araçları görüntülesin. Mutlaka olayın olduğu yerdeki sağlık merkezlerinden sağlık ve polis raporları alsınlar. Karşı tarafın bilgilerini mutlaka kaydetsinler. Her kazanın oluş şekli ve sonuçları farklıdır. Ağır kazalarda mutlaka polisi devreye sokun, hastaneden rapor alın. Sigortalar sadece senin beyanını esas almıyorlar, karşı tarafı da dinliyorlar. Amaç kazasız, belasız, huzurlu bir izin yapmak. Bundan dolayı da tedbiri elden bırakmamak lazım.

Bu hizmetleri veren kurumlar vatandaştan bir cent bile talep edemezler. Sigorta şirketi “ben mağdurun aldığı hukuksal yardımı da ayrıca hizmet aldığı yere öderim” diyor.  Yani, vatandaş aldığı tazminattan bir kuruş bile aracı kuruma vermez, vermemeli. Bunu bilmeyen insanımız da “ben buradan hizmet aldım, bunun bedelini de ödeyeyim” diye düşünüyor, karşı taraf da bunun karşılığını sigorta şirketinden almasına rağmen, bir de mağdurdan para talep ediyor; bu da haksız bir kazanç olarak o kişinin hesabına yazılıyor. Bu bilinçle hareket edelim ve bizim imajımızı zedeleyen, adımızı lekeleyen kişi ve kurumlara fırsat vermeyelim.

(Devamı Gelecek sayıda…

Hollanda Türk Ticaret Odası Derneği, Türk Sağlık Merkezi, Hollanda Türk Hukuk Bürosu, Intertalenten ve Hollanda Türk toplumun geleceği gibi diğer konular hakkında yaptığımız söyleşimizi önümüzdeki sayıda okuyabilirsiniz)    Zeynel Abidin —◄◄   …