Birleşmiş Milletlerin (BM) yayımladığı “2024 Dünyada Gıda Güvenliği ve Beslenme” raporunda, nüfusun yüzde 80’inin ülke içinde yerinden edildiği Gazze Şeridi’nin “en ciddi gıda krizinin yaşandığı yer” olduğu belirtildi.
AA muhabiri, BM Gıda ve Tarım Örgütü (FAO), Dünya Gıda Programı (WFP), Uluslararası Tarımsal Kalkınma Fonu (IFAD), Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF) ve Dünya Sağlık Örgütünün (WHO) ortak hazırladığı “2024 Dünyada Gıda Güvenliği ve Beslenme” raporundaki bilgileri derledi.
Rapora göre, geçen yıl dünyada 713 ila 757 milyon kişinin yetersiz beslendiği, ortalama 733 milyon kişi açlıkla karşı karşıya kaldığı ayrıca dünya genelinde de her 11 kişiden 1’inin açlıkla mücadele ettiği tespit edildi.
Dünya genelinde endişe verici sayıda kişi gıda güvensizliği ve yetersiz beslenmeyle mücadele etmeye devam ederken, 2022’den 2023’e kadar Asya Kıtası’nın batısı, Karayipler ve Afrika’nın güneyinde kalan bölgelerin çoğunda açlık seviyeleri arttı.
Açlıkla mücadele eden nüfus oranı, Afrika’da yüzde 20,4’e yükselirken, Asya’da yüzde 8,1, Latin Amerika ve Karayipler’de yüzde 6,2 ve Okyanusya’da yüzde 7,3 olarak kaydedildi.
Yaklaşık 582 milyon kişinin 2030’da kronik olarak yetersiz beslenmiş olacağı ve bu kişilerin neredeyse yarısının Afrika’da yaşayanlardan oluşacağı öngörülürken, bir insanın hayatını sürdürmesi için gereken ortalama gıda miktarına erişim milyarlarca insan için hala zor.
Dünya genelinde geçen yıl 2,33 milyar kişi orta veya şiddetli gıda güvensizliğiyle karşı karşıya kalırken, bunlardan 864 milyondan fazlası zaman zaman bütün bir gün ya da daha uzun süreyi gıdasız geçiriyor.
Afrika’da 2023’te orta veya şiddetli gıda güvensizliği yüzde 58 ile küresel ortalamanın neredeyse iki katıyken, Asya’da yüzde 24,8, Latin Amerika ve Karayipler’de yüzde 28,2 ve Okyanusya’da yüzde 26,8 ile küresel tahmine daha yakın.
Orta veya şiddetli gıda güvensizliği 2022’den 2023’e kadar Afrika, Asya, Kuzey Amerika ve Avrupa’da neredeyse hiç değişmezken, Okyanusya’da kötüye gitti.
Gıda güvensizliği kadınları erkeklerden daha fazla etkilese de 2019’dan 2021’e kadar keskin bir şekilde genişleyen kadın ve erkek sayısı arasındaki fark 2022’de daralmaya başladı ve 2023’te giderek azalmaya devam etti.
Buna göre, erkekler ile kadınlar arasında orta veya şiddetli gıda güvensizliğinden etkilenme farkı 2021’de yüzde 3,6’dan 2022’de yüzde 2,3’e düştü ve 2023’te daha da azalarak yüzde 1,3’e indi.
Araştırmalar, yetişkinlerde obezitenin 2012’de yüzde 12,1’den (591 milyon kişi) 2022’de yüzde 15,8’e (881 milyon kişi) yükselmesiyle, son on yılda istikrarlı bir artış olduğunu ortaya koyuyor. Bu sayının 2030’a kadar 1,2 milyarın üzerine çıkması öngörülüyor.
Entegre Gıda Güvenliği Aşama Sınıflandırması’na (IPC) göre, gıda güvensizliği 5 aşamada sınıflandırılıyor. Bunların ilk iki düzey derhal insani yardım gerektirmezken, acil yardım gerektiren 3. aşama “kriz”, 4. aşama “acil durum” ve 5. aşama “kıtlık/felaket” olarak adlandırılıyor.
2024 Gıda Krizi Küresel Raporuna göre, 2023’te gıda krizi yaşanan 59 ülkede 282 milyon insan “yüksek düzeyde” şiddetli gıda güvensizliğiyle karşı karşıya kaldı. En fazla insanın bu durumla karşı karşıya kaldığı 5 ülke Demokratik Kongo Cumhuriyeti, Nijerya, Sudan, Afganistan ve Etiyopya iken; nüfusun en büyük payının şiddetli gıda güvensizliğiyle karşı karşıya olduğu ülkeler de Filistin (Gazze Şeridi), Güney Sudan, Yemen, Suriye ve Haiti.
Gazze Şeridi, en ciddi gıda krizinin yaşandığı yer
Gazze Şeridi nüfusunun tamamı, yüksek düzeyde şiddetli gıda güvensizliğiyle mücadele ediyor. Bu oran Güney Sudan, Yemen ve Suriye’de nüfusun yarısından fazlasıyken, Haiti’de neredeyse nüfusun yarısına tekabül ediyor.
2023’te Burkina Faso, Filistin (Gazze Şeridi), Mali, Somali ve Güney Sudan’daki 705 binden fazla insanın “felaket düzeyde” şiddetli gıda güvensizliğine maruz kaldığı, bunların 576 bininin Gazze Şeridi’nde yaşayan insanların oluşturduğu kaydedildi.
IPC’a göre Gazze Şeridi, “en ciddi gıda krizinin yaşandığı yer.” 2023’ün sonlarına gelindiğinde Gazze’deki 2,2 milyonluk nüfusun tamamı, 3. aşama “kriz” koşulları veya daha ileri düzeyi ile karşı karşıya olarak sınıflandırıldı.
Gazze’de nüfusun yüzde 80’inin ülke içinde yerinden edildiği de vurgulandı.
IPC’nin 18 Mart 2024’te yayımlanan “Gazze Özel Dosyası”nda ise Gazze’de nüfusun 4’te birinden fazlasının “felaket” seviyelerinde şiddetli gıda güvensizliği ile karşı karşıya olduğu belirtildi. Çatışmaların ve insani yardıma erişimin kısıtlanmasının devam etmesi halinde bu durumun, Temmuz 2024’e kadar nüfusun yarısını (1,1 milyon insanı) tehdit edecek şekilde genişleyeceği öngörüldü ve Gazze’de yakın kıtlık riski konusunda uyarıda bulunuldu.
Dünyanın en büyük ülke içi yerinden edilme krizi: Sudan
Sudan’da krizin tırmanması da Haziran-Eylül 2023’teki kurak dönemde 20 milyondan fazla insanı IPC’ye göre “kriz” koşulları ve daha kötüsüyle karşı karşıya bırakarak olağanüstü yüksek düzeyde şiddetli gıda güvensizliğine neden oldu.
Dünyanın en büyük ülke içi yerinden edilme krizi haline gelen Sudan, 6,3 milyon kişi ile dünyada “acil durum” seviyesinde şiddetli gıda güvensizliği ile karşı karşıya kalan en fazla sayıda insana ev sahipliği yapıyor.
Artan çatışma, şiddet ve ülke içinde yerinden edilmenin gıda krizini daha da kötüleştirdiği Haiti’de ise yaklaşık 5 milyon kişi ya da nüfusun yarısı, IPC’ye göre “kriz” seviyesinde ya da üstünde şiddetli gıda güvensizliğine maruz kaldı. Ayrıca buna Mart-Haziran 2023’teki kıtlık döneminde, “acil durum” seviyesinde şiddetli gıda güvensizliğiyle karşı karşıya kalan nüfusun 1,8 milyonu da dahil.
Güney Sudan’da nüfusun yüzde 63’üne tekabül edilen tahmini 7,8 milyon insan, Nisan-Temmuz 2023’teki kıtlık döneminde, IPC’de 3. aşamada yer alan yüksek düzeyli şiddetli gıda güvensizliğiyle karşı karşıya kaldı. Buna 4. aşama “acil durumda” yer alan 2,9 milyon ve 5. aşama “felaket” sınıflandırmasında bulunan 43 bin kişi de dahil edildi.
Suriye’de yaklaşık 13 milyon ve Yemen’de de yaklaşık 18 milyon insan yüksek düzeyde şiddetli gıda güvensizliğiyle mücadele ediyor.
Ülkelerden yalnızca yüzde 37’sinin gıda güvensizliğiyle mücadelede finansmana yüksek erişimi bulunuyor
Elde edilen bulgulara göre, Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’ne ulaşabilmek için 2030’a kadar yetersiz beslenme sorununu çözmek için 176 ila 3,975 milyar dolar ek kaynak gerekecek.
Ayrıca belirlenen küresel yetersiz beslenme hedefine ulaşmak için de ek 90 milyar dolar gerekiyor. Milyonlarca kişinin sağlıklı beslenmesi için fiyat uygunluğunu artırmak ve yetersiz beslenmeyi de azaltmak için yürütülecek dönüşümsel politika türleriyle maliyet tahminleri keskin bir sıçramayla 15,4 trilyon dolara ulaşıyor.
Bu maliyet açığının kapanmaması durumunda 2030 ve sonraki yıllara dek milyonlarca insan hala aç olacak, gıdaya ulaşamayacak, yetersiz beslenecek ve sağlıklı beslenme imkânına erişemeyecek.
Gıda güvensizliğini ortadan kaldırmak için girişimler desteklenmezse sosyal, ekonomik ve çevre konularında yüksek maliyetler oluşacak.
İncelenen 119 ülkeden düşük ve orta gelirli ülkeleri oluşturan yüzde 63’ü, finansmana kısıtlı ya da orta düzeyde erişebilirken; yalnızca yüzde 37’sinin finansmana yüksek erişimi bulunuyor.
Öte yandan, çoğu durumda açlık ve gıda güvensizliği düzeyi bakımından en çok ihtiyacı olan ülkeler, bu alanlarda bütçelerini artırmak için yapısal kısıtlamalarla da karşılaşıyor.