Daha dün gibi hatırlıyorum, ofisimde kitapçığımın yazımına başlayışımı. Mesai arkadaşlarım evlerine giderken, ben ofiste kalırdım, en son alarmı da ben kapatırdım. Günler geçti, mesai arkadaşlarım “hayırdır Ahmet, sen hiç bu kadar geç kalmazdın” diye sormaya başladılar…. Hissediyorlardı, bir şeylerin inşaatı içindeydim. Merak çöktü etrafta, 45 kişilik bir ofiste, ister istemez göze çarpıyordu. Sanki ekstra mesai varmış da, ben çalışıyormuş gibiydim. 10 küsur yıldır beraber çalıştığım arkadaşlar, sürekli sorunca ben de “Kitap yazıyorum” dedim!

Şaşkınlıkla ve sevinçle karşıladılar hemen. İlk akla gelen “Siyaset kitabı mı?” diye sordular  ve gülümsediler.

“Hayır, kendi işimizle, konut ve ipotek hakkında” deyince, daha da çok gururlandılar.

“Anladım Ahmet, sen bilgi ve birikimini paylaşmak istiyorsun. Danışmalığın kaliteli ve pazarın herkes için aynı şartlarda çalışmasını arzu ediyorsun, para-pul senin neyine” dedi iş arkadaşım. “Ne lazımsa biz de varız. Eğer iş yoğunlaşırsa, biz randevuları devralırız. Sen yeter ki rahatça çalış” dediler. “Vay be! Görüyor musun bak, yenilikçi ve kreatif olana destek yağıyor.” dedim içimden.

Tammy & Wim ikilisi… Dank jullie wel he!

6 ay boyunca gece gündüz böyle devam ettim.

Bülent Yiğittop grafikleri hazırlarken, Murat Tuncel Hocam da Türkçe düzeltmeyi üzerine alıyordu. Ne de olsa ben Hollanda’da yetişmiş ve okumuş birisi olarak Türkçe imla/yazım hatası oluyordu. Ellerine sağlık Murat Hocam. Türkçemizi seninle düzelttim.

Teşekkürler Hamit Karakuş kardeşim, Atta Makelaars/Emlakçı Direktörü, tüm destek ve motivasyonun için.

Hamit arkadaşım bir gün yanıma geldi ve “Ahmet şen yazıyorsun ama bizim toplum ya okumazsa. Görüyorsun televizyon önünden ayrılamıyoruz.” dedi.

Düştü mü bana bir kaygı.

“Eyvah” dedim, “bu da doğru ya…”

Çözüm biter mi hiç, basit ve okunabilecek bir kitapçık olarak tasarladık Bülent’le.

Drukkerij Deniz Matbaası, Ekrem abim selam olsun, kitapçığın taslağını görünce “ne kadar güzel bir şey bu” demişti. Başarı da onun da katkısı var… 2003 yılında tam 10.000 adet basıldı.

Hollanda’da yaşayan Türk toplumumuzun yaşadığı köylere kadar gitti kitapçık.

Kim dağıttı biliyor musunuz kitapçığımızı?

T.C. Rotterdam Başkonsolosluğumuza sonsuz teşekkürler

Demir Halk Bankası, teşekkür Devrim Baykal,

Doğuş, Ekin Medya ve Merhaba Medya patronlarına sonsuz teşekkürler.

Hollanda’nın her bir yerine dağıtıldı, kitapçığı baş üstü ettiniz.

Okundu, okutuldu, Bir imzalık iş (mi?)… Kütüphanenize yerleşti.

Nurettin abim, ismi söylerken ne kadar da güzel düşünmüşsün, “Ahmet bir imza gerek” demiştin, Bülent’te kafa yorarak, ve de Hülya eşime sunarak, kitapçık adıyla sanıyla doğmuştu: “Bir İmzalık İş…(mi?)” 2003 yılında.

Bunu bir de Hollanda Kraliyet Kütüphanesine yerleşmesiyle taçlandırdık. Hollanda’da bir ilke imza atılıyordu. Resmî bir bilgi kitapçığı hem de Türkçe yayımlanmıştı.

1998 yılından itibaren canlanan konut piyasası, satış rekorundan rekora koşuyordu.

Eksik konut inşası, devletin ev satın alımı teşviki, faizlerin de cazip bir pozisyonda seyredişi, Türk toplumunu da bu sel dalgasına dâhil etmişti.

Biliniyor ki, konut satın alımı, sadece mekân edinmek değil, yatırım amaçlı ve de miras düşüncesiyle de yapılmaktaydı. Veya emekliliğe hazırlık olarak da bir araç olarak görülüyordu.

Yeni yapı furyası başlamıştı Hollanda genelinde; ekmek-peynir gibi satılıyordu konutlar.

Vatandaşın birisi, “Abi evi eşimle akşam baktık, sabah imzaladık: Üç hafta sonra anahtarı teslim almıştık. Eve bir de aydınlıkta, gündüz gözüyle baktıydık, ne almışız, ev resmen dökülüyordu. Bir de binlerce tamirat parası çıktımı başımıza” demişti.

Yeni yapı kuralarına katılmak veya bir konut elde edinmek için emlakçılar az mı paralar ödendi?!

Aynı dönemde konut ve ipotek pazarına binlerce “danışman” atanmış, kapabildiklerini alıyorlardı vatandaşlardan.

Eksik ve yanlış bilgi doğrultusunda, yanlış karar alan binlerce konut sahipleri mevcuttu.

İşte bu açığı kapatmak, yaraya merhem olmak, yeni yaraların açılmasına engel olmak için bu kitapçığı piyasaya çıkardık.

Onlarca bilgilendirme toplantıları düzenlendi, kitapçığı tanıtmak adına…

Bilgilendiniz, rahat bir nefes aldı Türk toplumu. Artık dolandırılacak bir konu ve konut kalmamıştı.

Rabobank Nederland’da çalışan değerli dostum Kaya Turan Koçak da benim kitapçığımı görmüş ve yönetime takdim etmişti.

Rabobank Nederland, bu kitapçığımızı benimsemiş, ana sponsor olmuştu.

Halil Gürsoy kardeşim, toplantı ve pazarlama bölümünü hazırlarken, çok keyifli anlarımız olmuştu.

Teşekkür Halil, Teşekkür Kaya’cığım! Rabobank gibi bir kuruma öncülük ederek başarıya beraber imza attınız.

Daha sonra kitapçığın 5 baskısı daha piyasaya sunuldu, son olarak da başka bir kapak olsun amacıyla, Hollandaca-Türkçe yayımlandı.

2003 yılında ben Koninklijke Bibliotheek’e/Kraliyet Kütüphanesi’ne müracaat etmiştim; kitapçığın kütüphane raflarında ve arşivinde yerini alması için.

2018 yılında ise Kraliyet Kütüphanesi, bilgi isteyerek, kitapçığımızın bir adet orijinalini, arşivlerine dâhil etti.

Gurur verici değil mi sizce?!

20 yıl sonra hâlen o kitapçığımızın okunuyor olması, başarıyı gösteriyor.

“Türkler okumaz” dediler, siz ısrarla kitapçığı okudunuz.

Bilgi edindiniz, deneyiminizi paylaştınız.

Kalite arttı, ikinci nesilden sonra üçüncü ve de dördüncü neslin de faydalanacak olması, düşüncesi bile kafi geliyor insana.

 

Biraz da gündemden bahsedelim…

Konut pazarı Ukrayna krizinden sonra, başka bir hâl aldı.

Faizler çok yükseldi, 9 ay içinde %2’den fazla yükseldi.

Bankalar risk olasılığı için ekstra faiz, rezerve etti ve Avrupa Merkez Bankası da bankalar arasındaki faizi yükselttikçe, mecburen bu yükselme, kredi alıcılarına, müşterilere yansıdı.

Alım gücü düştükçe, konut kredisi alabilme olanağı da azalıyor, yani daha az ipotek alabiliyorsunuz.

2023 yılı için, stabilize beklentisi hâkim.

Enflasyon ve enerji fiyatlarının artışının etkisiyle, konut fiyatlarında düşüş beklenmektedir.

Belediye Garanti İpotek Miktarı 405.000 avroya yükseltilirken, İpotek Konut Kredisi miktarı aynı brüt maaşa göre daha azalıyor.

Brüt gelirinizin 5 defası kadar ipotek alabilme imkânı olurken (2021-2022 ilk çeyreğinde), şu an ise, maksimum 4,5 defaya düştü.

Doğru karar, çünkü alım gücüne endeksli olan ipotek kredi miktarı, bu doğrultuda seyredecektir.

2023 yılında enflasyon ve enerji fiyatlarında tekrar değişim olursa ve de bütçe kısıtlanırsa, temmuz ayında tekrar düzeltme olacak.

Peki, konut satın alımı ve ipotek işlemleri, bir imzalık iş kadar kolay mı?

Eğer finansal sağlığınız ve kararınızı detaylıca ve geniş çaplımca değerlendirip de, bir adım attıysanız, bence bir imzalık iş, konut satın alımı ve ipotek krediniz….  Yeter ki nereye, ne zaman ve niçin imzayı attığımızı bilelim!!!

İlk imza da benden olsun!

Sağlıcakla kalın!

Ahmet Yıldırım                          —◄◄