Almanya’da yaklaşık 2 yıllık bir çalışma sürecinin ardından çifte ve çoklu vatandaşlığa imkân tanıyan yeni yasa metni Federal Mecliste onaylandı. Yeni yasaya eklenen bir madde ile, antisemitizm vatandaşlığa kabul edilmeme gerekçesi olarak tanımlanıyor.
Faeser: “Modern Bir Göç Yasası Oluşturduk”
Federal Mecliste tasarıyla ilgili söz alan Uyumdan Sorumlu Devlet Bakanı Reem Alabali-Radovan, aşırı sağa karşı kararlı bir duruş sergilenmesini isteyerek, “Güçlü bir anayasamız, güçlü kurumlarımız ve güçlü bir sivil toplumumuz var, ancak sonsuzluğun garantisi yok. Her şey kararlılıkla savunulmalıdır.” ifadelerini kullandı.
Yeşiller Partili Milletvekili Canan Bayram da aşırı sağcı Almanya için Alternatif Partisinin (AfD) göçmenleri sınır dışı etme planları yaptığı dönemde bu tasarıyı onaylamanın çok önemli olduğunu vurgulayarak, “Özgür ve eşit şekilde bir arada duran ve nereden gelirseniz gelin ait olabileceğiniz bir toplumu savunuyoruz. Böylece nihayet ülkemizdeki çeşitliliğin hakkını veriyor ve bugüne kadar pek çok insanın vatandaşlığa geçmesini engelleyen bir bariyeri yıkıyoruz.” dedi.
İçişleri Bakanı Nancy Faeser, yaptığı yazılı açıklamada, yasanın kabul edilmesinden memnuniyet duyduğunu belirterek, “Reformumuz, modern bir Almanya’ya bağlılığımızın bir göstergesidir. Çeşitlilik arz eden toplumumuzun hakkını veren modern bir göç yasası oluşturduk.” değerlendirmesinde bulundu. Kabul edilen yeni reformla göçmenlere “Siz, Almanya’ya aitsiniz.” mesajının verildiğini kaydeden Faser, vatandaşlığa geçişin Almanya’ya en güçlü bağlılık ifadesi olduğunu vurguladı.
Çifte Vatandaşlık Artık Mümkün
Şu ana kadar, istisnai durumlar hariç, geçerli olan kurala göre Alman vatandaşlığına geçen kişinin eski vatandaşlığından ayrılması gerekiyordu. Yeni yasa metni ile artık birden fazla vatandaşlığa sahip olmanın önü açılıyor. Tasarıda, çok sayıda göçmenin, kendi ya da ailesinin geldiği ülke ile olan duygusal bağı sebebiyle, eski vatandaşlığından vazgeçemediğine vurgu yapılıyor.
Aranan İkamat Süresi 5 Yıla İndirildi
Almanya’da yasal olarak 5 yıl ikamet eden ve kendi geçimini temin edebilen göçmenler Alman vatandaşlığına geçebilecek. Vatandaşlık için daha önceleri Almanya’da 8 yıl ikamet şartı bulunuyordu.
Bu arada, çalıştığı alanda veya eğitiminde başarılı olmak, gönüllü çalışmalar yapmak gibi, Almanya’daki yaşam şartlarına uyum sağlamak için özel çaba gösterenlerde bu süre 3 yıla düştü.
Çocuklara Artık Vatandaşlık Tercihi Sorulmayacak
Yeni vatandaşlık yasasına göre ebeveynlerinden birisinin yasal olarak Almanya’da 5 yıl ikamet olması durumunda, Almanya’da doğan çocukları Alman vatandaşlığını alabilecek. Bu çocuklar ebeveynlerinin vatandaşlığını da koruyabilecek. Çifte vatandaşlık imkanı tanındığı için daha önce yürürlükte olan ve gençleri 23 yaşına kadar ebeveynlerinin vatandaşlığı veya Alman vatandaşlığı arasında seçim yapmaya zorlayan “opsiyon modeli” ise tamamen kaldırılacak.
Daha önceleri, izinsiz olarak başka bir ülke vatandaşlığına geçenlerin Alman vatandaşlığı otomatik olarak düşüyordu. Yeni yasayla birlikte, çoklu vatandaşlık yolu açıldığı için bu durumda Alman vatandaşlığı kaybedilmeyecek.
Misafir İşçilerin Vatandaşlığa Geçişi Daha Kolay Olacak
Yeni yasa Alman vatandaşlığına geçmek isteyenlere prensipte kendi ve bakmakla yükümlü olduğu aile üyelerinin geçimini sağlama zorunluluğu getirse de 1974’ten önce, dönemin Batı Almanya’sına “misafir işçi” sıfatı ile gelenler ve yine o dönemin Doğu Almanya’sına dış ülkelerden gelen sözleşmeli işçiler ise buna tabi tutulmuyor.
1974’ten önce Federal Almanya Cumhuriyeti’ne veya 1990’dan önce eski Doğu Almanya’ya giriş yapmış olan misafir işçiler ve sözleşmeli işçiler vatandaşlığa kabul sınavına girmeyecek. Buna göre, Alman vatandaşlığı almak isteyen yaşı ilerlemiş göçmenlere (67 yaş ve üzeri) Almanca testi yapılmayacak. Bu kişilerin Almanca dil becerilerini kanıtlamaları yeterli olacak. Söz konusu kişiler vatandaşlık testinden de muaf tutulacak. Bu değişikliklerle, yaşlı göçmenlerin uzun yıllar boyunca Almanya’ya yaptığı katkıların takdir edilmesi amaçlanıyor.
Anayasaya Bağlılık ve Yeni Eklenen Antisemitizm Kriteri
Önceden olduğu gibi vatandaşlığa geçen kişiden talep edilen Alman Anayasası’na bağlılık ilkesi, yeni versiyonda daha net bir hâle getiriliyor. Bu amaçla, “Yahudi düşmanı, ırkçı, cinsiyete ya da cinsel eğilime karşı düşmanca tavırlar ve insanlığa aykırı davranışların” anayasanın insan onurunu güvence altına alan maddesi ile bağdaşmayacağı vurgulanıyor.
Yeni yasanın metnine, 7 Ekim sonrası oluşan durumun ve artan çatışmaların ardından Almanya’daki İsrail ve Yahudi karşıtı olarak tanımlanan eylemler göz önünde bulundurularak bir madde daha ilave edildi. Bu madde ile Alman vatandaşlığını almak isteyenlere, Nazi döneminde yaşananlar nedeniyle Almanya’nın İsrail’e karşı özel bir tarihî sorumluluğu olduğu ve bu sorumluluğa bağlı olmaları şart koşuluyor. Bu şarta riayet etmeyenlerin ise Alman vatandaşlığına kabul edilmemesi öngörülüyor.
Bu kriter kapsamında vatandaşlığa geçmek isteyenlerden ‘Yahudi karşıtı, ırkçı veya diğer insanlık dışı eylemlerin’ anayasanın insan onuru güvencesiyle bağdaşmadığını ve özgür demokratik temel düzenini ihlal ettiğini beyan etmeleri istenecek. İsrail’in var olma hakkına ilişkin benzer bir beyan alınmasını kısa sürece önce Saksonya-Anhalt eyaletinin yönetimi de kararlaştırmıştı: İlgili birimlere yollanan genelgede İsrail’in var olma ve bu hakkı tanımanın “Alman devlet aklına ait bir mesele” olduğu ifadesine yer verilmişti.
Kasım 2023’te yasa değişikliği çalışmalarını ve o dönemde gündeme gelen antisemitizm kriterini Perspektif’e değerlendiren Kuzey Ren-Vestfalya Eyaleti Uyum Meclisleri Başkanı Tayfun Keltek (SPD) ise, bunun sağlam hukuki dayanakları olmayan popülist bir teşebbüs olduğunu ve bu nedenle üst mahkemelere açılan davalar neticesinde iptal edilebileceğini ifade etmişti. (AA/P)